Genel

Dolandırıcılığa Uğradım! Şimdi Ne Yapmalıyım?

Dolandırıcılığa Uğradım! Şimdi Ne Yapmalıyım?

Dolandırıldım ne yapmalıyım? sorusu, özellikle internet ve telefon yoluyla gerçekleştirilen dolandırıcılık olaylarının artmasıyla birlikte çok daha sık karşımıza çıkıyor. 2023 yılı itibariyle yayımlanan siber güvenlik raporları, Türkiye’de oltalama (phishing) saldırılarında %47’lik bir artış yaşandığını gösteriyor. Dolandırıcılar, teknoloji ve sosyal mühendislik tekniklerini kullanarak her yaş ve meslek grubundan bireyleri hedef alıyor. Bu yazıda, 2024 ve 2025 yıllarında en sık karşılaşılan dolandırıcılık yöntemlerini, mağduriyet anında atılması gereken adımları ve hukuki haklarınızı sade bir dille ele alıyoruz. Amacımız, dolandırıcılıkla karşı karşıya kalan kişilere bilinçli hareket edebilmeleri için güvenilir bir rehber sunmaktır.

Telefon ve internet dolandırıcıları her yıl yeni senaryolarla karşımıza çıkıyor. Özellikle son iki yılda bu yöntemler çeşitlenmiş ve vakalarda dikkat çekici bir artış meydana gelmiştir.

2024-2025 Yıllarında Sıklıkla Görülen Dolandırıcılık Taktikleri

Günümüzde dolandırıcılar, teknolojik gelişmelere adapte olarak çok sayıda yeni yöntem geliştirmiştir. Aşağıda, Türkiye’de son dönemde en sık karşılaşılan dolandırıcılık türlerini bulabilirsiniz:

1. Kamu Görevlisi Kılığında Arayan Dolandırıcılar

Kendisini polis, savcı ya da jandarma olarak tanıtan dolandırıcılar, sizi telefonla arayarak isminizin bir soruşturma kapsamında geçtiğini iddia eder. “Hesabınız terör örgütlerince ele geçirildi” gibi ifadelerle korku yaratılır. Genellikle telsiz sesleri, sahte sicil numaraları gibi detaylarla senaryo inandırıcı hale getirilir. Ardından IBAN’a para transferi veya evdeki değerli eşyaların teslimi istenir. Tüm bu senaryo tamamen hayal ürünüdür ve vatandaşın kendi eliyle dolandırıcıya para göndermesi sağlanır.

2. Banka Görevlisi Kılığındaki Dolandırıcılar

Dolandırıcılar, resmi banka numarası gibi görünen numaralardan sizi arayıp hesaplarınızda şüpheli işlem olduğu bahanesiyle bilgi ister. Sözde gönderilen onay SMS’lerini paylaşmanız istenir veya “kredi kartı aidat iadesi” vaadiyle kart bilgilerinizi vermeniz sağlanır. İzmir’deki bir olayda, bu yöntemle birçok kişinin bilgileri alınarak milyonlarca liralık dolandırıcılık yapılmıştır. Unutmayın: Gerçek bankalar sizden şifre, onay kodu veya kart bilgisi istemez.

3. Phishing – Sahte Link ve E-Posta Tuzakları

Kendilerini e-Devlet, mahkeme, vergi dairesi veya kargo firması gibi tanıtan kişiler, SMS veya e-posta aracılığıyla “size icra tebligatı var” gibi mesajlar gönderir. Tıkladığınız bağlantılar, sizi sahte sitelere yönlendirerek T.C. kimlik numaranızı, şifrenizi ve SMS kodlarınızı çalmayı amaçlar. Kurumlar link göndermez. Böyle mesajlar alırsanız, doğrudan e-Devlet’e manuel olarak girip kontrol edin.

4. IBAN Kandırmacası ve Hesap Kiralama Tuzağı

Sosyal medya veya alışveriş platformlarında fazla ödeme yapıldığı gerekçesiyle IBAN’ınıza geri ödeme talep edilebilir. Veya “güvenli hesaba aktarım” adı altında kendi hesaplarına para göndermeniz sağlanır. Bir diğer yaygın dolandırıcılık ise IBAN kiralama ilanlarıdır. Hesabınızın kullanımı karşılığında komisyon vaadiyle sizi suça ortak etmeye çalışabilirler. Bu durum yasa dışıdır ve sizin de suçlu olmanıza neden olabilir. Ticaret Bakanlığı bu konuda uyarılarda bulunmuştur.

5. Yatırım ve Kripto Para Dolandırıcılıkları

Yüksek kâr vaat eden sahte yatırım danışmanları, sosyal medya ya da mesaj yoluyla size ulaşıp “garanti kazanç” vadeder. Küçük meblağlarla kazandırıp güven oluşturur, ardından yüksek yatırım talep ederek ortadan kaybolurlar. Gerçek yatırım şirketlerinin SPK lisansı vardır. Lisanssız bir platforma asla para göndermeyin.

6. Diğer Yaygın Taktikler

Kapora dolandırıcılığı, sosyal medya hesaplarını ele geçirerek para isteme, “joker” aramalar (resmi numaraları taklit eden çağrılar) gibi yöntemler de sıklıkla kullanılır. Bu dolandırıcılıkların ortak noktası, mağdura baskı yaparak panik içinde düşünmeden işlem yaptırmalarıdır.

Dolandırıldığınızı Anladığınızda Atılacak İlk Adımlar

Bir dolandırıcılık olayı yaşadığınızda zamanla yarışmanız gerekir. Dolandırıcılar genellikle hızlı davranarak izlerini kaybettirmeye çalışır; bu yüzden sizin de vakit kaybetmeden harekete geçmeniz büyük önem taşır.

İlk olarak panik yapmadan soğukkanlı bir şekilde olay anına ait tüm delilleri toplamaya başlayın. Arama kayıtları, ekran görüntüleri, mesajlaşmalar, dekontlar gibi belgeleri saklayın. Eğer görüşmeyi kayıt altına alma imkânınız varsa, bu kayıt Türk hukukunda geçerli bir delil olabilir.

Eğer kart bilgilerinizi, şifrelerinizi veya hesap bilgilerinizi dolandırıcıya verdiyseniz derhal bankanızla iletişime geçin. Kartlarınızı iptal ettirin, şifrelerinizi değiştirin ve bankaya para transferinin durdurulması için başvurun.

Cihazınızda bir bağlantıya tıkladıysanız ve zararlı yazılım şüphesi varsa, cihazı uçak moduna alarak bir uzmana danışın. Bankacılık şifrelerini başka bir cihazdan güncelleyin, antivirüs taraması yapın ve iki aşamalı doğrulamaları aktif hale getirin.

Delillerinizi güvence altına aldıktan sonra en kısa sürede ilgili makamlara başvurun. Savcılık veya emniyet birimlerine yapacağınız hızlı bir başvuru, hem faillerin bulunmasını hem de zararın tespiti açısından kritik rol oynar.

Resmi Başvurular Ve Hangi Kurumlara Şikâyet Edilmeli?

Bir dolandırıcılık mağduru olarak ilk başvuracağınız yerler arasında savcılık ve emniyet birimleri yer alır. Ceza hukuku kapsamında işlem yapılabilmesi için doğrudan adli makamlara gitmeniz gereklidir.

Cumhuriyet Başsavcılığı, dolandırıcılık suçlarında en yetkili makamdır. Her il ve ilçedeki adliyelerde başsavcılığa ait birimler bulunur. Buraya yazılı bir dilekçeyle suç duyurusunda bulunabilirsiniz.

Emniyet müdürlüklerinin Siber Suçlarla Mücadele birimleri, dijital dolandırıcılık olaylarında uzmanlaşmıştır. Karakola giderek ifade verebilir, belgeleri teslim edebilirsiniz. Polis, gerekli gördüğünde teknik incelemeyi başlatır.

Dolandırıcılık bankacılık işlemleri üzerinden gerçekleştiyse, bankanızla iletişime geçmenin yanında BDDK’ya durumu bildirmeniz de faydalı olabilir. Banka iç denetim birimleri şüpheli işlemleri inceleyebilir.

Eğer yatırım, sigorta ya da tüketiciyle ilgili bir dolandırıcılık söz konusuysa, SPK veya Ticaret Bakanlığı gibi düzenleyici kurumlara da şikayet yapılabilir. Ancak ceza soruşturması için ilk durak her zaman savcılık olmalıdır.

Suç Duyurusu Dilekçesi Nasıl Hazırlanır?

Dilekçenin başında hitap kısmında “… Cumhuriyet Başsavcılığı’na” yazılmalı, ardından konu olarak “Dolandırıcılık Suçu Hakkında Suç Duyurusu” ifadesi eklenmelidir.

Kimlik bilgileriniz (ad, soyad, T.C. kimlik numarası, adres, iletişim) mutlaka yer almalıdır. Savcılığın sizinle irtibata geçebilmesi için bu bilgiler gereklidir.

Olayı net, kronolojik ve anlaşılır biçimde aktarın. Ne zaman, nerede, ne şekilde dolandırıldığınızı ve dolandırıcının hangi yöntemleri kullandığını ayrıntılı şekilde belirtin.

Varsa, telefon numarası, IBAN, e-posta adresi gibi teknik bilgiler ve aranızda geçen yazışmalardan örnekler ekleyin. Yazışmalarda geçen isim veya tarih bilgisi varsa mutlaka dilekçeye dahil edin.

Yasal değerlendirme bölümünde, eylemin Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerine göre suç teşkil ettiğini ve şikâyetçi olduğunuzu açıkça belirtin. Ayrıca maddi zararınızın tazmin edilmesini de talep edebilirsiniz.

Sonuç bölümünde klasik ifadeyle “Gereğini arz ederim” şeklinde bitirin. Altına tarih ve imzanızı eklemeyi unutmayın. Ek olarak sunacağınız belgeleri dilekçeye liste halinde ek olarak belirtin.

Dilekçeyi doğrudan savcılık kalemine teslim edebileceğiniz gibi, karakola giderek tutanak altına da aldırabilirsiniz. Teslim ettiğiniz dilekçenin bir kopyasını alıp kayıt altına almanızda fayda vardır.

Dolandırıldığınızda Delil Toplama Süreci

Dolandırıcılık mağduru olduğunuzda, yaşanan olayın ispatı için elinizdeki delilleri doğru biçimde hazırlamanız büyük önem taşır. Adli süreçte sunacağınız her belge, olayın aydınlatılmasına katkı sağlayabilir ve şikâyetinizin ciddiyetini ortaya koyar.

İlk adım olarak, yazılı iletişim varsa ekran görüntülerini alın. Bu görüntülerde tarih ve saat bilgisi görünür olmalı, mümkünse karşı tarafın iletişim bilgileri de açıkça yer almalıdır. Telefon aramaları için arama geçmişini belgelemek, WhatsApp ya da SMS gibi yazışmaları ekran görüntüsüyle kaydetmek faydalıdır.

Dolandırıcıyla sesli veya görüntülü görüşme yapıldıysa, kaydetme imkânınız varsa bu kayıtlar da delil kabul edilir. Türk hukukuna göre, tarafı olduğunuz görüşmeleri kaydetmek yasaldır ve mahkemeye sunulabilir. Görüntü kaydı varsa, saklayın; aksi hâlde konuşulanları not almak da işinizi kolaylaştırır.

Yapılan para transferleri varsa, banka dekontlarını ya da ATM fişlerini saklayın. E-posta ile aldatıldıysanız, mesajı silmeden gelen kutunuzda bırakın ve çıktısını alın. Sahte belge elinizdeyse, fotokopisini de delil olarak sunabilirsiniz.

Cihazınıza zararlı yazılım bulaşma şüpheniz varsa, telefon ya da bilgisayarınızı kurcalamadan bir uzmana teslim edin. Özellikle siber müdahale durumu söz konusuysa, cihazın adli bilişim incelemesi ile analiz edilmesi gerekebilir.

Hazırladığınız delilleri bir USB belleğe aktarabilir ve çıktılarını alarak fiziksel dosya hâline getirebilirsiniz. Suç duyurusunda bulunurken bu belgeleri dilekçenize ek olarak sunmanız gerekir. Yetkili kişiler, bu belgeleri tutanak altına alarak teslim alır.

Tüm delillerin birer yedeğini kendi arşivinizde de saklayın. Dijital kopyaları bulut sistemi veya harici bellekte muhafaza etmek, olası kayıpların önüne geçer. Delillerin eksiksiz sunulması süreci güçlendirir.

Savcılık, gerekli görürse sizden bağımsız şekilde ek deliller talep edebilir. Banka dökümleri, operatör kayıtları veya güvenlik kameraları gibi kaynaklardan veri toplayabilir. Ancak bu süreçte ilk kıvılcım, sizin sunduğunuz bilgilerle başlar.

Türk Ceza Kanunu Kapsamında Dolandırıcılık ve Cezaları

Yaşanan olayın hukuki karşılığı, Türk Ceza Kanunu’nda “dolandırıcılık suçu” başlığı altında düzenlenmiştir. Suçun türü, işleniş şekline göre basit ya da nitelikli olarak sınıflandırılır.

Basit dolandırıcılık, TCK 157. maddede tanımlanır. Bir kişiyi yanıltarak maddi kazanç sağlamak bu kapsamdadır ve 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ile cezalandırılır. Genellikle yüz yüze gerçekleşen ve bilişim aracı kullanılmayan vakalarda uygulanır.

Nitelikli dolandırıcılık ise TCK 158. maddeye göre değerlendirilir. Özellikle bilişim sistemlerinin, banka kurumlarının ya da kamu görevlisi kisvesinin kullanılması bu kapsamda yer alır. Bu tür dolandırıcılıkta ceza, 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır.

Örneğin kendini savcı gibi tanıtan, banka görevlisiymiş gibi davranarak kişisel bilgi alan ya da sahte internet siteleriyle veri toplayan kişiler bu suçu işlemiş sayılır. Bu durumda alt sınır cezası bile oldukça yüksektir.

IBAN üzerinden yapılan dolandırıcılıklar da nitelikli dolandırıcılık kapsamına girer. Çünkü bu tür suçlar genellikle dijital platformlar aracılığıyla, planlı ve organize şekilde işlenir. Dolayısıyla ceza alt sınırı otomatik olarak yükselir.

Dolandırıcılık suçları, şikâyet olmaksızın savcılık tarafından da re’sen soruşturulabilir. Ancak birçok durumda mağdurun başvurusu sürecin başlaması için tetikleyici olur. Suç örgütü kapsamında işlenen fiillerde ceza oranları daha da artar.

Yargılama neticesinde sanığa ceza verilirse, mahkeme ek olarak zararın tazmini yönünde de hüküm verebilir. Ancak bu tazminat kararı her zaman verilmez. Mağdurun parasını geri alabilmesi için ayrıca hukuk davası açması gerekebilir.

“IBAN dolandırıcılığı” halk arasında sıkça kullanılan bir terimdir. Ceza Kanunu’nda ayrı başlık altında geçmese de, bu tür olaylar nitelikli dolandırıcılık sayılarak yargılanır. Özellikle kurumsal e-posta hesaplarının ele geçirilerek IBAN bilgisinin değiştirilmesi gibi durumlar, ciddi ekonomik zararlara yol açmaktadır.

Sonuç olarak, işlenen dolandırıcılık eyleminin boyutu ve yöntemi ne olursa olsun, Türk Ceza Kanunu bu suçları ciddi yaptırımlarla cezalandırmaktadır.

Dolandırıldığınızda Delil Toplama Süreci

Dolandırıcılık mağduru olduğunuzda, yaşanan olayın ispatı için elinizdeki delilleri doğru biçimde hazırlamanız büyük önem taşır. Adli süreçte sunacağınız her belge, olayın aydınlatılmasına katkı sağlayabilir ve şikâyetinizin ciddiyetini ortaya koyar.

İlk adım olarak, yazılı iletişim varsa ekran görüntülerini alın. Bu görüntülerde tarih ve saat bilgisi görünür olmalı, mümkünse karşı tarafın iletişim bilgileri de açıkça yer almalıdır. Telefon aramaları için arama geçmişini belgelemek, WhatsApp ya da SMS gibi yazışmaları ekran görüntüsüyle kaydetmek faydalıdır.

Dolandırıcıyla sesli veya görüntülü görüşme yapıldıysa, kaydetme imkânınız varsa bu kayıtlar da delil kabul edilir. Türk hukukuna göre, tarafı olduğunuz görüşmeleri kaydetmek yasaldır ve mahkemeye sunulabilir. Görüntü kaydı varsa, saklayın; aksi hâlde konuşulanları not almak da işinizi kolaylaştırır.

Yapılan para transferleri varsa, banka dekontlarını ya da ATM fişlerini saklayın. E-posta ile aldatıldıysanız, mesajı silmeden gelen kutunuzda bırakın ve çıktısını alın. Sahte belge elinizdeyse, fotokopisini de delil olarak sunabilirsiniz.

Cihazınıza zararlı yazılım bulaşma şüpheniz varsa, telefon ya da bilgisayarınızı kurcalamadan bir uzmana teslim edin. Özellikle siber müdahale durumu söz konusuysa, cihazın adli bilişim incelemesi ile analiz edilmesi gerekebilir.

Hazırladığınız delilleri bir USB belleğe aktarabilir ve çıktılarını alarak fiziksel dosya hâline getirebilirsiniz. Suç duyurusunda bulunurken bu belgeleri dilekçenize ek olarak sunmanız gerekir. Yetkili kişiler, bu belgeleri tutanak altına alarak teslim alır.

Tüm delillerin birer yedeğini kendi arşivinizde de saklayın. Dijital kopyaları bulut sistemi veya harici bellekte muhafaza etmek, olası kayıpların önüne geçer. Delillerin eksiksiz sunulması süreci güçlendirir.

Savcılık, gerekli görürse sizden bağımsız şekilde ek deliller talep edebilir. Banka dökümleri, operatör kayıtları veya güvenlik kameraları gibi kaynaklardan veri toplayabilir. Ancak bu süreçte ilk kıvılcım, sizin sunduğunuz bilgilerle başlar.

Türk Ceza Kanunu Kapsamında Dolandırıcılık ve Cezaları

Yaşanan olayın hukuki karşılığı, Türk Ceza Kanunu’nda “dolandırıcılık suçu” başlığı altında düzenlenmiştir. Suçun türü, işleniş şekline göre basit ya da nitelikli olarak sınıflandırılır.

Basit dolandırıcılık, TCK 157. maddede tanımlanır. Bir kişiyi yanıltarak maddi kazanç sağlamak bu kapsamdadır ve 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ile cezalandırılır. Genellikle yüz yüze gerçekleşen ve bilişim aracı kullanılmayan vakalarda uygulanır.

Nitelikli dolandırıcılık ise TCK 158. maddeye göre değerlendirilir. Özellikle bilişim sistemlerinin, banka kurumlarının ya da kamu görevlisi kisvesinin kullanılması bu kapsamda yer alır. Bu tür dolandırıcılıkta ceza, 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır.

Örneğin kendini savcı gibi tanıtan, banka görevlisiymiş gibi davranarak kişisel bilgi alan ya da sahte internet siteleriyle veri toplayan kişiler bu suçu işlemiş sayılır. Bu durumda alt sınır cezası bile oldukça yüksektir.

IBAN üzerinden yapılan dolandırıcılıklar da nitelikli dolandırıcılık kapsamına girer. Çünkü bu tür suçlar genellikle dijital platformlar aracılığıyla, planlı ve organize şekilde işlenir. Dolayısıyla ceza alt sınırı otomatik olarak yükselir.

Dolandırıcılık suçları, şikâyet olmaksızın savcılık tarafından da re’sen soruşturulabilir. Ancak birçok durumda mağdurun başvurusu sürecin başlaması için tetikleyici olur. Suç örgütü kapsamında işlenen fiillerde ceza oranları daha da artar.

Yargılama neticesinde sanığa ceza verilirse, mahkeme ek olarak zararın tazmini yönünde de hüküm verebilir. Ancak bu tazminat kararı her zaman verilmez. Mağdurun parasını geri alabilmesi için ayrıca hukuk davası açması gerekebilir.

“IBAN dolandırıcılığı” halk arasında sıkça kullanılan bir terimdir. Ceza Kanunu’nda ayrı başlık altında geçmese de, bu tür olaylar nitelikli dolandırıcılık sayılarak yargılanır. Özellikle kurumsal e-posta hesaplarının ele geçirilerek IBAN bilgisinin değiştirilmesi gibi durumlar, ciddi ekonomik zararlara yol açmaktadır.

Sonuç olarak, işlenen dolandırıcılık eyleminin boyutu ve yöntemi ne olursa olsun, Türk Ceza Kanunu bu suçları ciddi yaptırımlarla cezalandırmaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular (Benzersiz Versiyon)

Dolandırıldığımı anladım, ne yapmalıyım?

Öncelikle sakinliğinizi koruyarak tüm iletişim kayıtlarını ve para transfer belgelerini derleyin. Ardından bankanızı bilgilendirin ve en kısa sürede polise ya da savcılığa başvurarak şikâyet edin.

Karşı tarafa gönderdiğim parayı geri alma ihtimalim var mı?

Para henüz çekilmediyse ve zamanında müdahale edildiyse banka bloke koyabilir. Ancak çoğu durumda para çekildiği için iade ihtimali düşüktür.

Dolandırıcının kimliğini öğrenmek mümkün mü?

Emniyet birimleri IP adresi, telefon, IBAN ve diğer dijital izler üzerinden kimlik tespiti yapabilir. Ancak bu süreç zaman alabilir ve teknik zorluklar içerebilir.

IBAN dolandırıcılığı ne kadar cezayı gerektirir?

Bu suç, TCK 158 kapsamında nitelikli dolandırıcılık sayılır. En az 3, en fazla 10 yıl hapis ve adli para cezası öngörülür.

Avukat tutmam gerekir mi?

Avukat zorunlu olmasa da hukuki süreci daha etkili takip etmek açısından önemlidir. Maddi durumunuz elverişli değilse barodan adli yardım talep edebilirsiniz.

Mahkeme paramı iade eder mi?

Ceza davası sonunda zararınızın karşılanmasına karar verilebilir. Ancak genelde tazminat için ayrıca hukuk davası açmak gerekir.

Dolandırıcı bir linkle bilgilerimi aldı, ne yapmalıyım?

Hemen tüm şifrelerinizi değiştirin, cihazınızı virüs taramasından geçirin ve bankanızı bilgilendirin. Gerekirse cihazınızı bir uzmana gösterin.

author-avatar

URSA Avukatlık Hakkında

URSA Avukat Bürosu Bursa Adaletin güvencesi, güçlü bir savunmadır. URSA Hukuk Bürosu, Av Halil İbrahim UYGUR tarafından, müvekkillerine en yüksek kalitede hukuki hizmet sunmak amacıyla kurulmuştur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir